Bel ağrıları çoğunlukla yaşamı tehdit eden bir sorun olmamasına karşın, özellikle gelişmiş toplumlarda iş gücü kaybı yanında tanı ve tedavi giderleri açısından da önemli bir sağlık problemidir.
Toplumun %80’i yaşamları boyunca en az bir kez bel ağrısından yakınır. Doktora müracaat sebepleri içinde ikinci, ameliyat edilen hastalıklar arasında ise üçüncü sırada yer almaktadır. Kırk beş yaş altındaki kişilerde aktivite kısıtlamasına yol açar. Risk faktörleri arasında en önemlisi meslek ve ağır bedensel aktivite ile alakalı olanlardır. Tekrarlayıcı kaldırma, dönme, dönerek kaldırma, çekme gibi özellikleri gerektiren işlerin bel ağrısı riskini arttırdığı belirtilmektedir. Bel ağrısına zemin oluşturmuş olduğu ifade edilen spor dalları ise; jimnastik, futbol, halter, güreş ve kürektir. Bel ağrısına yol açan faktörler arasında mekanik sebepler birinci sırada yer alır. Mekanik bel ağrısı, farklı sebeplerle oluşan, fiziksel aktivite ile uyarılıp, istirahatle hafifleyen bir ağrı tipidir. Burada ağrı sebebini belirlemek kolay olmamakla beraber vücut mekaniğinin yanlış kullanımı, tekrarlayan mikrotravmalar, fiziksel kondisyon yetersizliği gibi bazı faktörlerin rol oynadığı gösterilmiştir. Omurganın pasif ve aktif stabilizatörlerindeki zayıflığın kronik mekanik bel ağrısının oluşmasındaki en temel etkenlerden olduğu bilinmektedir. Bu sebeple mekanik bel ağrısının tedavisinde ve nükslerin önlenmesinde senelerden beri hastalara bel ve karın kaslarının güçlendirilmesine yönelik egzersizler önerilmektedir. Genel sağlık açısından olduğu gibi bel sağlığı için de sporun ve daha sağlıklı iken yapılacak egzersizlerin önemi büyüktür.
Akut dönemde bele yönelik spesifik egzersizler yapılmamalıdır. Fiziksel uygunluk (fitness) egzersizleri esneklik, kas güçlendirme, koordinasyon, dayanım ve aerobik egzersizlerinden oluşmalıdır. Bel ağrılı hastalar için en ideal aerobik egzersizler ritimli yürüyüş, yüzme ve egzersiz bisikletleri ile yapılan egzersiz formlarıdır. Hastaya özel olarak planlanmalı, süre ve yoğunluğu basamaklı olarak artırılmalı ve günlük 30 dakikalık seanslar biçiminde uygulanmalıdır. Akut ağrı geçer geçmez rehabilitasyon programının odağı kuvvetlendirme egzersizleri ile fonksiyonu iyileştirmektir. Gövde kuvvetinde ve dayanıklılığında artışın belde ağrı ya da hasar gelişimine karşı koruyucu olduğunu destekleyen veriler bulunur. Egzersizler gerçekleştirilirken dikkat edilmesi gerekli olan birtakım hususlar vardır. Egzersizlere doktorunuzun önerisiyle ağrılı atak dönemi iyileştikten sonra başlanılmalı ve düzenli ilaçlanma yapılmalıdır. Programa hafif yoğunlukta, az sayıda egzersizlerle başlen temelrak yoğunluk giderek arttırılmalıdır. Egzersiz gerçekleştirilirken nefes tutulmamalı, rahat nefes alıp vermeye devam edilmelidir. Havası temiz bir ortamda (hava uygunsa evde pencereler açılabilir) altında sunta ya da tahta bulunan halı ya da battaniye gibi sert bir zeminde yapılmalıdır. Yumuşak ya da deforme olabilen yataklar üstünde egzersiz yapılmamalıdır. Egzersizlere başlanınca ilk günden bu yana çok çabuk bir iyileşme beklenmemeli, hareketlere devam edilmelidir. Hareketler esnasında ya da sonrasında normalde mevcut ağrının artmaması gerekir. Bu yüzden egzersiz sonrası şiddetli ve 15 dakikadan fazla süren bir rahatsızlık ortaya çıkarsa doktora danışılmalıdır. Ani ve zorlayıcı hareketlerden uzak durulmalıdır.
Bu egzersizlerin amacı bel çevresinde bir kas korsesi oluşturarak, bel omurgasına binen yükü hafifletmek ve yumuşak dokuların esnekliğini artırmaktır. Sebep ne olursa olsun, bel ağrısının oluşmaması, oluşmuşsa daha hızla düzelmesi ve düzeldikten sonra tekrarlamaması için, beldeki kasları, bağları ve eklemleri muhafaza etmeye yönelik olarak günlük yaşam aktiviteleri uygun pozisyonda gerçekleştirilmelidir.